Yıllarca kendini dünyanın gürültüsünden soyutlamış Le Ying, bir gün cesaretini toplayıp hayatının rutininden çıkmaya karar verir. Dış dünyaya ilk adımını attığı anda, kader onu boks antrenörü Hao Kun ile karşılaştırır. Boks, Le Ying için sadece bir spor değil, aynı zamanda yeniden doğuşun ve kendini keşfetmenin bir yolu olur. Antrenmanlar onun bedenini güçlendirirken, ruhundaki yaraları da iyileştirmeye başlar. Ancak bu yeni başlangıç, hiç de kolay değildir. Le Ying, hem kendi iç dünyasındaki fırtınalarla hem de dış dünyanın acımasızlığıyla yüzleşmek zorunda kalır. Yine de, boks sayesinde kazandığı direnç ve azimle yılmadan ilerler. Her yumruk, her savunma, onu hayata daha sıkı bağlar. Le Ying'in hikayesi, yeniden doğuşun ve zorluklar karşısında asla pes etmemenin ilham verici bir örneğidir.