Yıllar önce geçirdiği ciddi bir sakatlık yüzünden kariyerine veda eden Jack, kendini bir çiftlikte sessiz ve yalnız bir hayat sürerken bulur. Boşanmış, ailesiyle bağları kopmuş ve geçmişin yükünü omuzlarında taşıyan bir adam olarak günlerini pişmanlık içinde geçirir.
Ancak kader, Jack’in kapısını beklenmedik bir anda çalar. Genç yaşta hasta olan torunu Eli, acil ve pahalı bir tedaviye ihtiyaç duyar. Eli’nin bekar annesi olan Jack’in kızı Laura, babasına yardım istemek zorunda kalır. Aralarındaki yılların sessizliği ve kırgınlığına rağmen, Jack torunu için yeniden hayatı riske atmaya karar verir.
Çaresizlik içinde bir çıkış ararken, Jack’in yolu yıllar önce kendisinin de parladığı arenaya çıkar. Teksas’ta düzenlenecek olan yüksek ödüllü bir boğa binme yarışması, Eli’nin tedavi masraflarını karşılayabilecek tek şans olur. Fakat yaşlanmış bedeni, kırılmış gururu ve unutulmuş becerileriyle arenaya dönmek kolay olmayacaktır.
Jack, eski antrenörü Buck Taylor ile yeniden iletişime geçer ve fiziksel olarak form tutmaya başlar. Ancak asıl mücadele kas gücüyle değil, geçmişin hayaletleriyle yüzleşmektir. Zamanında ihmal ettiği kızı Laura’yla ilişkisini düzeltmeye çalışırken, Eli ile de derin bir bağ kurar. Bu süreçte Jack, yalnızca torununu kurtarmaya değil, aynı zamanda ailesini bir arada tutmaya da çalışır.