Film, Vosges ormanlarında geçen ve bir kaza sonucu yaşanan trajik bir olayın iki ailenin hayatını nasıl etkilediğini konu alıyor.
Film, 1990'ların başında, Vosges ormanlarında odunculukla geçinen iki ailenin çocukları olan Lucas ve Mathias'ın yakın arkadaşlığını anlatarak başlar. Sekiz yaşındaki bu iki çocuk, ormanın derinliklerinde birlikte vakit geçirirler. Bir gün, Lucas'ın babası aracıyla Mathias'a çarpar ve Mathias hayatını kaybeder. Arabanın arka koltuğunda oturan Lucas, babasının arkadaşının cansız bedenini bir uçuruma attığını çaresizce izler. O andan itibaren Lucas, bu korkunç kazayı sonsuza dek saklamak zorunda kalacağını anlar. Aradan yirmi yıl geçer. Lucas (Louka Meliava), kız arkadaşı ve en yakın arkadaşıyla birlikte ailesinin cenazesi için doğduğu topraklara geri döner. Burada, Mathias'ın babasıyla (Gilles David) karşılaşır. Vicdan azabıyla boğuşan Lucas, Mathias'ın babasının evine kahve içmeye gitmeyi kabul eder. Bu ziyaret, Lucas ve beraberindekiler için beklenmedik ve sarsıcı sonuçlar doğuracaktır.